Hayvanlardan Üstün Olduğumuzu Düşünüyor musunuz?

Hayvanlardan daha akıllı, daha sevgi dolu ve dolayısıyla daha üstün olduğumuzu düşünüyor musunuz? Birçok hayvan tıpkı bizim gibi araç kullanabiliyor, kendi aralarında birbirleriyle iletişim kurabiliyor, bir anne kendi ya da başka birinin çocuklarını korumak için canını tehlikeye atabiliyor. Görüldüğü üzere hayvanların yeteneklerini ve zekalarını çoğu zaman bizim yapabildiklerimizle kıyaslıyoruz. Peki, acaba biz onların yapabildiklerinin ne kadarını yapabiliyoruz? Hayvanlardan üstün olduğumuzu söylemek acaba onların yapamadıklarını yapmak mıdır?

İnsan ömrü ortalama 70 yıl ile sınırlı iken bir kaplumbağa 200 yıl kadar yaşayabilir. Hatta bazı midyelerin 410 yıl kadar yaşadığı bilimsel çalışmalarla desteklenmiştir. Bir yarasa gideceği yeri google haritalara yazıp bulamıyor olabilir fakat insan kulağıyla duyulamayacak seslerin nesnelere çarpıp yansımasıyla bulabilir. Fındıkkıran kuşları göç ederken sakladıkları yemlerin yerlerini aynı bölgeden tekrar geçerken hatırlayabilir. Somon balıkları dünyanın manyetik alanını bir pusula gibi kullanarak okyanusta kilometrelerce yol kat ederken bunu hayvanlardan daha üstün olduğumuz özelliğine vurgu yapan bir insandan beklemek çok yerinde bir beklenti olmayacaktır. Bir insanın bunları yapabilmesi mümkün değildir. Bu açıdan baktığımızda, şayet bunlar bir üstünlük göstergesiyse, biz hayvanlardan daha aptal görünüyoruz. Siz ne dersiniz?

hayvanlardan üstün olduğumuzu düşünebilir miyiz

Üstün müyüz?

İnsanlık, dünya üzerindeki diğer tüm canlılara karşı doğuştan üstün olduğunu düşünme gafletine sıkça düşer. Bahsi geçen üstünlük düşüncesi her dönemde ve her toplumda farklılık göstermiştir. İnsanlık tarihinin geçmişine baktığımızda belli bir grup insanın diğer insanlardan üstün olduğu düşüncesinin dahi hakim olduğunu görebiliriz. Üstelik bugün şaşırarak baktığımız ve kesinlikle karşısında olduğumuz bu sınıflandırma insanların deri rengine göre dahi yapılabiliyordu. Yine bir dönem -hatta bazı toplumlarda hala- erkeklerin kadınlardan daha üstün oldukları düşünülüyordu. Tüm bu durumlarda üstünlük insan eliyle oluşturulmuş bazı kalıplara göre belirlenen, objektif olmayan bir olgu olarak dikkat çekiyor.

Günümüzde büyük bir çoğunluk hayvanlardan faydalanmanın gerekli ve dolayısıyla makul olduğunu düşünüyor. Yine de bu bazı durumlarda farklılık gösterebiliyor. Örneğin dünyanın pek çok yerinde bir ineğin esir edilmesi ve öldürülmesi makulken aynı şey bir köpek için geçerli olmuyor. İnsanlar bir papağanın işkenceye maruz kaldığını bildiklerinde seferber olup işkencecinin cezalandırılması için haklı olarak ellerinden geleni yapıyorlar ancak aynı şey binlerce ineğin veya tavuğun başına geldiğinde bunu önemsemiyorlar. Bu durumda insan bakış açısına göre bazı hayvanların diğer hayvanlardan üstün olduğunu iddia etmek mümkün müdür? Bilemiyoruz.

Hayvanların hukuksal anlamda herhangi bir hakka sahip olmadığını savunan hukuk sistemlerinin sayısı da oldukça fazla. Hala günümüzde pek çok ülkenin hukuk sisteminde hayvanlar insanların malı olarak görülmektedir. Bizim senelerce aynı evi ve duyguları paylaştığımız hayvanlar kanunlar için birer nesne olmaktan ileri gidemezler. Halbuki onlar hissetme yetisine sahip varlıklardır. Köle ya da mal statüsüne sokulduğunda hiçbir durumda sahipleriyle aralarında çıkan çıkar çatışmasında asla kazanan taraf onlar olmayacaktır.

hayvanlardan üstün olduğumuzu düşünüyor muyuz?

Hayvanlardan Üstün Olduğumuzu Önemsemeli miyiz?

Kimse pratikte hayvanlardan üstün olduğunu iddia etmese de zımni olarak sergilenen davranışlar üstünlük kurma eğiliminde olduğumuzu gösteriyor. Aynı şekilde bir kedi veya bir köpek ile inek ya da tavuk kıyaslandığında bu üstünlüğün de yer değiştirdiğini görüyoruz. Türcülük dediğimiz kavram burada devreye giriyor. Türcülük basitçe bir türe mensup bireyleri diğer bir türden daha önemli ya da üstün görmek olarak tanımlanabilir. Bu şekliyle türcülüğün cinsiyet ayrımcılığından ya da ırkçılıktan hiçbir farkı yoktur. Hayvan hakları hayvanların bizimle eşit olduğunu söyler. Aslında hayvanlar aleminin mensupları olarak hepimiz birer hayvanız ve sadece farklı türdeki öteki hayvanlardan söz etmekteyiz. Pratikte bakıldığında her canlı acıdan, işkenceden ve ölümden uzak durmak; özgür olmak ve aile bireyleriyle beraber yaşamak ister.

Gerçekte hayvanların aslında bizim yaşantımız gibi kendi yaşamlarındaki karmaşıklığını, onların ve bizim dünyamız arasındaki derin devamlılıkları öğrenmekteyiz. Bu durum bizi onlara saygı duymaya ve onlara temel haklarını teslim etmeye itiyor. Bunu hak ettiklerini biliyoruz. Geçmişten günümüze kadar her ezilen grup kendini ezenlere karşı özgürlüğünü için savaştı. Çok geç olmakla birlikte sıra artık hayvanlarda gelmeli. İnsanların dilini konuşma yetileri olmadığı için sebepsizce insandan taraf olmayı bırakmalıyız. Hayvanların zihni ve duyguları olduğunu; özgürce yaşamaya en az bizim kadar hakları olduğunu kabul ettiğimiz taktirde kendi zihinlerimiz de özgürleşecektir.

hayvanlardan üstün olduğumuzu

Kim Üstün?

Hayvanlar kendi cinslerine kötülük amacıyla zarar vermeyen canlılar olarak bilinir. Yani hayvanlar ihtiyaçları dışında asla avlanmazlar ve kışkırtılmadıkları taktirde saldırmazlar. Oysa insanlar zevk olsun diye avlanabilir ve nedensiz yere başkalarına saldırabilirler. Bir Kızılderili atasözü “Her şey aynı nefesi aynı yerden alır. Hayvanlar, insanlar ve ağaçlar. Hayvanlar olmazsa insanlar ne yapar? Tüm hayvanlar gitse insanların ruhu büyük bir yalnızlığa boğulur ve insanlar yalnızlıktan ölür” der. İnsan kendini bu dünyanın tek sahibi ilan etmiş olsa bile bu dünya üzerinde nefes alan herkesindir. Bunu hiç bir canlının asla unutmaması gerekiyor. İnsanlar hayvanları sevmek zorunda değiller ama aynı toprakları paylaştığımız için her zaman onlara saygı duymak zorunda olduğumuzu hep hatırlamalıyız.

Şimdi tekrar düşünün lütfen. Birbirinden farklı doğal içgüdülere ve yeteneklere sahip olan ve bunları sadece hayatta kalmak için kullanan hayvanlar mı daha üstün yoksa biz mi daha üstünüz?

2 thoughts on “Hayvanlardan Üstün Olduğumuzu Düşünüyor musunuz?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir