Bitki Bazlı Diyetle Prostat Kanseri Riskinin Azalması Arasında Doğrudan Bir İlişki Var
Bilimsel, hakemli bir akademik dergi olan Journal of Urology’de yayınlanan yeni bir araştırma; bitki bazlı gıdaların daha fazla tüketilmeye başlamasının, 65 yaş altındaki erkeklerde prostat kanseri riskinin azalmasıyla doğrudan ilişkili olduğunu ortaya koydu. Prospektif çalışmada, 28 yıl boyunca 47.243 erkek takip edildi. Bitki bazlı bir beslenme düzeni ile prostat kanseri riski arasındaki ilişkiyi keşfetmek için her dört yılda bir toplanan beslenme düzeni anketlerinden elde edilen veriler kullanılarak bitki bazlı diyet paternleri hesaplandı.
Çalışma sırasında, 516’sı ileri evre, 958’si ölümcül derece ve 807’si ölmek üzere toplam 6.660 erkeğe prostat kanseri teşhisi kondu. Araştırmacılar, bitki bazlı gıdaların daha sık bir şekilde tüketilmesinin, düşük prostat kanseri riski ile doğrudan ilişkili olduğu çıkarımında bulundular. 65 yaşın altındaki erkeklerde; daha fazla bitki bazlı gıda tüketimi, daha düşük ileri prostat kanseri riski ile ilişkilendirildi. Genç erkekler arasında, sağlıklı bitki bazlı diyetin daha yaygın bir şekilde tercih edilmesi; prostat kanseri riskinin ortalamaya göre daha düşük olmasını sağlıyor. 65 yaşından büyük erkeklerde ise prostat kanseri ile beslenme arasında bilimsel bir ilişki kurulamadı.
Araştırmacılar; çalışmanın bir sınırlayıcı faktörünün, katılımcıların ancak yüzde birinden daha azının sıkı bir vejetaryen veya vegan diyet takip etmesi olduğuna dikkat çektiler. Bu sebepten ötürü, bitki bazlı gıdalar tüketen ve hayvansal ürünler tüketmeyen erkeklerin kendi içlerindeki riski tam olarak ölçülemedi.
Bitki Bazlı Bazlı Beslenme, Prostat Kanseri Riskini Düşürür mü?
Genel anlamda araştırmacılar; çalışmada, bitki bazlı sağlıklı gıdaların daha sık bir şekilde tüketilmesinin, genç erkekler arasında daha düşük prostat kanseri (özellikle ileri evre) riski ile ilişkili olabileceğine dair destekleyici kanıtlar elde ettiklerini ifade ettiler. Elde edilen sonuçlar; likopen açısından zengin olan, domates gibi belirli bitki bazlı gıdaların yararlı bir rolü olduğunu ve et, süt ürünleri ve diğer hayvansal ürünlerin ise potansiyel olarak risk artırıcı rolünü öne süren önceki bilimsel çalışmalara benzer.
Buna benzer bir çalışma, Amerikan Kanser Araştırmaları Enstitüsü’nün 2016 tarihli, Washington DC’deki konferansında da sunulmuştu. Ohio Eyalet Üniversitesi Kapsamlı Kanser Merkezi’ndeki araştırmacılar, prostat kanseri tedavisi gören toplamda 32 erkeği iki gruba ayırdı. Bir gruba bitki bazlı bir diyet ve egzersiz rejimi uygulanırken, diğer gruba standart programlar uygulandı. Üç aylık bir çalışma döneminden sonra; yaşam kalitelerinde genel bir iyileşme hali rapor edilmesinin yanı sıra, bitki bazlı diyet uygulanan erkek grubu, kontrol grubuna göre beş yüz metrelik bir mesafeyi dört kat daha hızlı yürüyebildiler. Bitki bazlı beslenen hastalar üç aylık periyotta ortalama dört kilo verirken, kontrol grubu yüzde bir oranda vücut yağı kazandı.
Hayvansal Gıdalar Riski Artırıyor
Öte yandan araştırmalar sonucunda, hayvansal gıdalarla ağırlıklı beslenen erkeklerde hastalık riskinin artabileceği belirlendi. İlişkili 32 çalışmayı inceleyen 2014 tarihli bir meta-analiz, tam ve az yağlı süt ve peynir dahil olmak üzere yüksek düzeylerde süt ürünleri tüketiminin, prostat kanserine yakalanma ve prostat kanserinden ölüm riskini artırdığını ortaya koydu. International Journal of Cancer‘da yayınlanan bir araştırmada ise; günde üç veya daha fazla porsiyon süt ürünü tüketen erkeklerin, günlük bir porsiyondan daha az tüketen erkeklere oranla prostat kanseri nedeniyle ölüm riskinin %141 daha fazla olduğu bulundu.
Bu bulgulara yanıt olarak; kâr amacı gütmeyen tıp kuruluşu Physicians Committee for Responsible Medicine, kısa bir süre önce Washington DC’deki otobüs duraklarına, yolcuları prostat bezlerini korumak için süt ürünleri tüketimini durdurmaya teşvik eden reklamlar yerleştirdi. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerine göre Washington DC, ABD’deki prostat kanseri sebebiyle ölümlerde en yüksek orana sahip.
Sağlık kampanyasının bir parçası olarak; PCRM ve Barnard Tıp Merkezi’nde diyetisyen olarak çalışmalarını yürüten Maggie Neola; ABD Sağlık Bakanlığı’na, merkezde depolanan kanser ilişkili verileri bu bulgularla güncellemeye çağıran bir posta gönderdi. Neola’nın notu şu şekilde: “Ülkedeki prostat kanseri kaynaklı ölümlerde en üst sırada yer alan Washington DC’de prostat kanseriyle mücadeleye yardımcı olmak amacıyla, Kolombiya Bölgesi Sağlık Departmanını, süt ürünlerinin prostat kanseri riskini artırdığı konusunda uyarmak için kanserle ilişkili bilgilerini güncellemeye ve prostat kanserine karşı önemli bir silah olarak kullanmak için de bitki bazlı beslenme önerisinde bulunmaya çağırıyorum.”
Kaynak: vegnews.com/
